Dünyanın en güzel duygusunu yaşarken bir taraftan da endişeleniyorsunuz. “Acaba sütüm yetiyor mu, sütümü nasıl arttırabilirim?” Bunun için korkmanızı gerektirecek bir durum yok aslında.
Stres Yapan Faktörlerden Uzak Durmak
Her annenin sütü, bebeğine yeter. Çünkü vücudunuzdaki süt yapan prolaktin enzimleri, bebeğiniz sizi emdikçe salgılanır ve süt üretilir. Üretilen bu sütü bebeğinize ulaştıran hormon ise oksitosin hormonu. Prolaktin hormonu ne kadar bol keseden ise oksitosin hormonu da o kadar çekingen. Annenin gerginliğinden ve stresinden etkilenip yavaşlar ve sütü bebeğinize ulaştırmaz. İşte bu durumdan ötürü, öncelikle stres yapan faktörlerden bebeğiniz için uzak durmalısınız. Her şeyi kafaya takan kendinize güle güle deyin ki sütünüz bebeğinize ulaşsın.
Doğru Pozisyonda Emzirmek
Stresten sonraki bir diğer faktör ise bebeğinizi doğru pozisyonda emzirmek. Yanlış pozisyonda emzirirseniz, bebeğiniz ihtiyacı olan sütü alamaz ve sütünüz azalır. Çünkü memeniz, bebeğinizin ihtiyacı kadar süt üretir. Bebeğinizin sütü emmesi ile doğru orantılı şekilde süt üretir enzimleriniz. Yanlış pozisyonda emzirdiğiniz bebeğiniz istese de daha az emeceği için bu durum otomatik olarak sütünüzü azaltır. Bu nedenle hastaneden çıkmadan önce hemşirenizden veya doktorunuza danışarak doğru pozisyonda bebek emzirme ile ilgili bilgi alabilirsiniz.
Bebeğinizi Sık Sık Emzirmek
Bebeğinizi ne kadar çok emzirirseniz, sütünüz o kadar çok artacaktır. Özellikle ilk günler bebeğinizi sürekli emzirebilirsiniz. İlk 10 gün boyunca hangi memenizden emzirdiğinize ve süresine bakmaksızın bol bol emzirin. Daha sonra ise her iki memeden de emzirmeye özen göstererek yaklaşık 15 dakika sürecek şekilde emzirebilirsiniz. Burada dikkat etmeniz gereken ise anne sütünün yağlı kısmını emzirmek. Memenizden gelen ilk sütün su oranı, daha sonra gelen sütün yağ oranı yüksek oluyor. Emzirme seanslarınız kısa sürerse yağ oranı fazla süt kısmını emmemiş olacağı için bebeğinizin beslenmesi ve kilo alması ile ilgili problem yaşayabilirsiniz.
Pompa İle Sağmak
Tüm bunları yapıyor ve bol bol emziriyorsunuz, fakat sütünüz artmıyorsa; emzirmeden sonra 15 dakika boyunca pompanızla sağma yapabilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken nokta; bebeğinizi emzirdikten sonra sağma yapmanız. Böylece göğsünüze bol bol ileti göndererek süt üretimini arttırabilirsiniz.
Beslenme Şekli ve Su Tüketimi
Bir de beslenme şekliniz ve su tüketiminiz de süt üretimini etkiler. Günde her insanın içmesi gereken ortalama 2-2,5 litre su içmelisiniz. Her emzirmeden sonra büyük bir bardak su içerseniz ve yanında ceviz, badem gibi yağlı ve sağlıklı şeyler tüketirseniz; hem sütünüzü hem de yağ miktarını arttırır. Rezene, ıhlamur gibi çaylar ve emziren anneler için satılan hazır çaylardan tüketebilirsiniz. Kuru meyve, kuru yemiş, hayvansal protein ağırlıklı besinler, baklagiller tüketilebilir. Fakat baklagiller annede gaz yapıyorsa uzak durabilirsiniz. Özellikle ilk 2-3 hafta gaz yaptığı için çiğ sebze ve meyve tüketmeyin. Salam, sosis gibi katkı maddesi içeren besinlerden ve sigara ve alkolden uzak durun.
Bebeğiniz dünyaya geldiğinde hiç bir şeyi tanımaz ve tek bildiği kokusunu, sesini tanıdığı annesi. Bebeğinizin dünyaya alışması sizinle olacak. İlk 40 günlük süreçte hem bebeğiniz dünyaya hem de siz bebeğinize alışmış olacaksınız. Bu süreçte bebeğiniz her istediğinde, göğsünüzdeki süt bitene kadar emzirin. Anne sütü bebeğe faydalı olmasının yanında anne ile bebek arasında daha sağlam bir bağ kurar. Sizi yakınlaştırır. Bebeğinizle ilgili ufacık şeylerde endişelenip oksitosin salınımını yavaşlatmayın bir de.
Doğru pozisyonda bol bol emzirirseniz, bol bol su içerseniz ve sağlıklı beslenirseniz sütünüzün olmaması için hiç bir neden yok. Bol sütlü, bol gülücüklü günler…
