Gebelikte Aşerme; Bazı besinleri aşırı isteme ve bazı yiyecek türlerinden tiksinme durumudur. Gebelikte yaşanan bu aşerme durumu da hormonal değişiklik nedeniyle ortaya çıkamaktadır. Bazı besinlere karşı aşırı istekli olma hali gebeliğin ilk haftalarında daha yoğun hissedilmektedir. İlk üç aya kadar aşerme yaşanabilir.
Vücuda zarar veren içecek ve kullanım ürünlerine karşı (sigara, alkol, kahve vb) tiksinti yaşanması bu tarz zararlıların bırakılabilmesi açısından destek olmaktadır.
Fakat gebelik döneminde mutlaka tüketilmesi gereken besinlere karşı tiksinti duyulması ciddi sıkıntılara neden olmaktadır. Eğer beslenmenizde yer alması gereken fakat tiksindiğiniz besinlere alternatifler üretip bu ürünleri beslenme listenize eklemeniz daha sağlıklı bir gebelik süreci sağlayacaktır.
Örnek verecek olursak kahve veya kola aşırı isteniyorsa bu durumda rahat davranmamalıyız daha sağlıklı beslenme alternatifleri üretmenliyiz. Bebeğinizin üç sağlık düşmanı var bunlar kafein, alkol ve sigaradır. Bu üç düşmandan uzak durmanız gerekmektedir. Alacağınız her mg kafein bebeğinizin kilosundan çalacaktır.
Yine çoğu hamile tarafından yapılan bir diğer yanlış çay yerine yeşil çay içmek oysaki yeşil çaydaki kafein oranıda azımsanmayacak kadar yüksektir.
Örneğin kahveye aşın istek olması durumunda çok da rahat davranılmaması gerekir ancak bir meyve çeşidine veya taze bir gıdaya karşı aşırı istek duyulursa nispeten daha rahat davranılabilir. Bu durumda da alınan kiloya ve kalori hesabına dikkat edilmelidir.
Çok fazla aşerilen besinlerden bazılarını çok az miktarda tüketerek bu isteğin önüne geçebilirsiniz.
Besin değeri olmayan sağlıksız maddelerin istenmesi veya tüketilmesine “pika” adı verilir. Bir tür yeme bozukluğudur. Pika yaşayan hastalar toprak, kabartma tozu, tebeşir, çamaşır kolası gibi besin değeri olmayan zararlı maddeleri isteyebilir veya tüketebilirler. İstenilen ve tüketilen maddelerin çeşidi kişinin yaşıyla değişir.
Bu maddeler parazit, sindirim bozuklukları veya metabolik rahatsızlıklara neden olabilir.
Pikanin nedenleri tam olarak bilinememektedir. Fakat bazı yaklaşımlar duygusal açlık, yoksulluk, yetersiz beslenme, kansızlık, ebeveynlerin ilgisizliği veya çocuklardaki gelişimsel hasarların bu durumu ortaya çıkardığını belirtiyor.
